Tuba Kanseri (Fallop Tüpü Kanseri) Hakkında

Giriş

Tuba kanseri, kadın üreme sisteminde oldukça nadir görülen bir kanser türüdür ve genellikle fallop tüplerinde başlar. Fallop tüpleri, yumurtalıkları rahme bağlayan ince tüplerdir. Tuba kanseri, sıklıkla over (yumurtalık) kanseriyle karıştırılır çünkü belirtileri ve yayılma şekli benzerdir. Ancak bazı vakalarda, yumurtalık kanseri sanılan durumların aslında fallop tüpü kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır.

Görülme Sıklığı ve Risk Faktörleri

Tuba kanseri tüm jinekolojik kanserlerin yaklaşık %1-2’sini oluşturur. Kadınlarda özellikle 50 yaş üzeri ve menopoz sonrası dönemde daha sık görülür. Risk faktörleri arasında:

• BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları

• Ailede jinekolojik kanser öyküsü

• İnfertilite ve uzun süreli kısırlık tedavileri

• Obezite

• Hormonal dengesizlikler yer almaktadır.

Belirtiler

Tuba kanserinin erken evrelerinde belirti vermemesi mümkündür. Belirtiler genellikle ilerleyen evrelerde ortaya çıkar ve şunları içerebilir:

• Anormal vajinal kanama (özellikle menopoz sonrası)

• Alt karın veya kasık bölgesinde ağrı

• Karında şişlik veya kitle hissi

• Akıntı (kanlı ya da berrak su gibi)

• Genel halsizlik ve kilo kaybı

Tanı

Tanı genellikle aşağıdaki yöntemlerle konur:

• Jinekolojik muayene

• Ultrasonografi (USG)

• Bilgisayarlı Tomografi (BT) veya Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR)

• CA-125 gibi tümör belirteçlerinin kanda ölçülmesi

• Laparoskopi veya biyopsi ile doku örneği alınması

Tuba kanseri genellikle ileri evrede tanı konduğu için erken tanı büyük önem taşır.

Tedavi

Tuba kanserinin tedavisi, hastalığın evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve tümörün yayılma durumuna bağlıdır. Temel tedavi seçenekleri:

1. Cerrahi Müdahale:

   • Fallop tüplerinin, yumurtalıkların, rahmin ve bazen lenf bezlerinin alınması.

   • Karın içi yayılım varsa, bu odakların temizlenmesi (sitoredüktif cerrahi).

2. Kemoterapi:

   • Genellikle cerrahiden sonra uygulanır.

   • En yaygın kullanılan ilaçlar arasında platin bazlı ilaçlar (karboplatin, sisplatin) ve taksanlar (paklitaksel) bulunur.

3. Radyoterapi:

   • Çok nadir kullanılır.

   • Özellikle lokal nükslerde tercih edilebilir.

Prognoz ve Takip

Erken evrede teşhis edilen tuba kanserlerinde sağkalım oranı yüksektir. Ancak ileri evrelerde tanı konan hastalarda prognoz yumurtalık kanseri ile benzerdir. Tedavi sonrası düzenli jinekolojik kontroller ve görüntüleme yöntemleriyle takip gereklidir.

Sonuç

Tuba kanseri, nadir fakat ciddi bir jinekolojik kanser türüdür. Erken tanı, tedavi başarısını önemli ölçüde etkiler. Risk grubundaki kadınların düzenli jinekolojik kontrollerini ihmal etmemesi, hastalığın erken teşhisinde anahtar rol oynar. Ayrıca BRCA mutasyonları gibi genetik risk faktörlerinin saptanması, yüksek riskli bireylerin izlenmesinde önemli bir adımdır.